Kurumsal yönetim felsefesini benimseyen şirketler kurumlarının sürdürülebilirlikleri üzerine düşünen ve bu amaçla adımlar atan şirketlerdir.
Jenerasyonların sosyal sorumluluk açısından düşüncelerine odaklandığımızda; her bir jenerasyonun yönetim modeline yaklaşım şekli farklı olduğunu net bir şekilde ifade edebiliriz. Y Kuşağı çalışanları, önceki kuşaklardan farklı olarak, kendilerini meslekleri ya da çalıştıkları örgüt ile değil, bunların dışındaki kişisel özellikleri ve yaptıkları ile özdeşleştirmektedirler. Çalıştıkları örgütün sosyal sorumluluğa verdiği önem, bu alanda yürüttüğü projeler, sunduğu destekler ve tüm bunların örgütün toplumdaki imajına yansıması bu kuşak çalışanları için önemli ve değerlidir. Z kuşağı için ise bu yaklaşım biraz daha boyut değiştirerek zaruri dereceye ulaşmıştır. İşle ilgili özelliklerini şu şekilde tanımlayabiliriz; sosyal olaylara, çevreye, teknolojik gelişmeye, ekonomiye, sosyal adaletsizlik ve eşitsizliğe daha duyarlıdırlar. Hatta oldukça zor çevresel, sosyal ve ekonomik sorunları çözmek zorunda hissederler kendilerini.
Firmalarda mevcutta bulunan bu değerleri kaybetmemek için ya da potansiyel adaylar için çekici olacak bir firma itibarı inşa etmek için, çalışabilecek en iyi yer çalışmalarında önem verdikleri uygulamalardan biri de kurumsal sosyal sorumluluk projeleridir.
Ayrıca kurumsal sosyal sorumluluk çalışmalarının firmalara başka katkıları da bulunmaktadır.
Kurumlar, iyi modellenmiş ve yapılmış Kurumsal Sosyal Sorumluluk iletişimiyle; liderlik pozisyonlarını pekiştirirler, markalarını güçlendirirler, yeni pazarlarda penetrasyonları kolaylaştırırlar, yeni ürünlerin profilini yerleştirirler, müşteri sadakati yaratırlar, çalışan adanmışlığını güçlendirirler ve şirketin kurumsal itibarını dönüştürerek sürdürülebilirliğine katkı sağlamaktadır.
Kurumsal sosyal sorumluluk projelerini ciddiye alan şirketlerin dört temel alanda iş sonuçları açısından da fayda sağladıkları gözlemleniyor: (i) Büyüme, (ii) Getiri, (iii) Risk yönetimi ve (iv) Yönetim kalitesini geliştirme.
Sosyal sorumluluk projeleri marka değerini artırarak, yenilikçilik çalışmalarına ivme kazandırarak ve yeni pazar, segment ve ürün geliştirme faaliyetlerine katkıda bulunarak şirketlere fayda sağlamaktadır.
Sosyal sorumluluk projeleri aynı zamanda şirketlerin kaynak kullanım etkinliklerini de artırarak kârlılıkları da artırmaktadır. Sosyal duyarlılığı yüksek şirketlerde çalışanların şirket bağlılığının artması da insan kaynaklarının daha etkin kullanımını sağlıyor. Ayrıca, bu çalışmalarla marka değeri artan şirketler farklılaşma stratejilerini ve piyasadan daha yüksek fiyat talep edebilme becerilerini geliştirmiş oluyorlar.
Bütün bu faydaları bir kenara koyduğumuzda bu alanda bir proje geliştirmek isterseniz hangi konuda olurdu?
Şimdi değilse ne zaman, ben değilse kim?